“Ne mutlu RAB’be güvenen insana” Yeremya 17,7
Aziz Luka Tarafından Yazılan Mesih İsa’nın İncil’inden Sözler 16,19-31
O günlerden biri İSA öğrencilerine şu benzetmeyi anlattı:
“Zengin bir adam varmış. Mor renkli ve ince ketenden giysiler giyer, bolluk içinde her gün eğlenirmiş. Buna karşılık, her tarafı yara içinde olup bu zenginin kapısının önüne bırakılan Lazar adında yoksul bir adam, zenginin sofrasından düşen kırıntılarla karnını doyurmaya can atarmış. Bir yandan da köpekler gelip onun yaralarını yalarmış. Bir gün yoksul adam ölmüş, melekler onu alıp İbrahim’in yanına götürmüşler. Sonra zengin adam da ölmüş ve gömülmüş. Ölüler diyarında ıstırap çeken zengin adam başını kaldırıp uzakta İbrahim’i ve onun yanında Lazar’ı görmüş. ‘Ey babamız İbrahim, acı bana!’ diye seslenmiş. ‘Lazar’ı gönder de parmağının ucunu suya batırıp dilimi serinletsin. Bu alevlerin içinde azap çekiyorum.’ İbrahim, ‘Oğlum’ demiş, ‘yaşamın boyunca senin iyilik payını, Lazar’ın da kötülük payını aldığını unutma. Şimdiyse o burada teselli ediliyor, sen de azap çekiyorsun. Üstelik, sizinle bizim aramıza öyle büyük bir uçurum yerleştirilmiştir ki, ne buradan size geçmek isteyenler geçebilir, ne de oradan kimse bize geçebilir.’ Zengin adam şöyle demiş: ‘Öyleyse baba, sana rica ederim, Lazar’ı babamın evine gönder. Çünkü beş kardeşim var. Lazar onları uyarsın ki, onlar da bu ıstırap yerine düşmesinler.’ İbrahim, ‘Onlarda Musa’nın ve peygamberlerin sözleri var, onları dinlesinler’ demiş. Zengin adam, ‘Hayır, İbrahim baba, dinlemezler!’ demiş. ‘Ancak ölüler arasından biri onlara giderse, tövbe ederler.’ İbrahim ona, ‘Eğer Musa ile peygamberleri dinlemezlerse, ölüler arasından biri dirilse bile ikna olmazlar’ demiş.”