Rab evini inşa eder ve korur.
“Eğer Rab yapmazsa evi, boşuna çalışır onu yapanlar” (Mez. 126, 1). “Tanrı’nın tapınağı olduğunuzu, Tanrı Ruhunun sizde yaşadığını bilmez misiniz?” (I. Kor. 3, 16). Bu Tanrının evi ve bu da Tanrının tapınağı, Tanrının öğretileri ve harikaları ile dolu, aynı Peygamberin: “Tapınağın kutsaldır, adaleti ile harikadır” (Mez. 64, 6) dediği gibi, Tanrı kalbinin azizliğinin geniş konutu.
Demek ki bu ev Tanrı tarafından inşa edilmelidir. İnsanın gayreti ile yükselirse dayanmaz, dünyanın öğretileri ile ayakta durmaz, ilgimizin boş gayretleri ile de korunamaz.
Onu başka şekilde inşa etmeli, başka şekilde korumalı: inşaatı yumuşak toprakta ya da dayanıksız ve kaygan kumda başlamamalı, temelleri peygamberlere ve havarilere dayanmalı.
Diri taşlarla yükselmeli, köşe taşı ile bir arada tutulmalı, kusursuz insan durumunun karşılıklı anlayışı ve Mesih’in bedeninin ölçüleri ile büyümeli ve tinsel lütufların güzelliği ve görkemi ile süslenmiş olmalı.
Tanrı tarafından, yani öğretileri tarafından, inşa edilince yıkılmaz. Bu ev başka evler yaratıncaya kadar büyüyecek, içimizdeki müminlerin çeşitli inşaatları ile, ermiş kentin süsü ve gelişimi olarak. Eski zamanlardan beri bu kentin bekçisi Rab oldu: dolaşmalarında İbrahim’i koruduğunda, kurban için İshak’ı seçtiğinde, hizmetkarı Yakup’u zengin ettiğinde, Mısır’da kardeşleri tarafından satılan Yusuf’u yücelttiğinde, Musa’yı Firavuna karşı güçlendirdiğinde, savaşlarda Yeşu’yu komutan seçtiğinde, Davut’u tüm tehlikelerden kurtardığında, Süleyman’a Bilgelik armağanını verdiğinde, peygamberleri yardımı ile teselli ettiğinde, İlyas’ı göklere götürdüğünde, Elişa’yı seçtiğinde, Daniel’in açlığını giderdiğinde, ateşteki gençleri aralarına girerek, üçten dört olarak çiğle çevirdiğinde; bir meleğin aracılığı ile Yusuf’a Bakire’nin, Kutsal Ruh’un vasıtası ile doğum yapacağını bildirdiğinde ve Meryem’i yüreklendirdiğinde; öncü olarak Yuhanna’yı gönderdiğinde, havarileri seçtiğinde ve: Aziz Baba, onları koru, onlarla birlikte olduğumda onları adına ben koruyordum (bak. Yu. 17, 11) deyip dua ettiğinde. Nihayet Mesih’in kendisi de, ıstıraptan sonra, sürekli koruyuculuğuna söz verdi “İşte ben dünyanın sonuna kadar her gün sizinle birlikteyim” (Mat. 28, 20) diyerek.Tanrı’nın ermiş ve aziz kenti olan, her birimizden ve bir araya gelenlerden oluşan, kentin sonsuz koruması budur. Tamamlamasına erişebilmesi için bu kent Tanrı tarafından inşa edilmeli. Nitekim inşaatın başlangıcı henüz tamamlama değildir, kusursuzluğun zirvesine inşaatı sürdürerek ulaşılır.
HİLARİUS (POİTİER’Lİ) (315 -367)