Azizliğe evrensel çağrı.

“Ardımdan gelmek isteyen, kendini inkar etsin, çarmıhını yükleyip beni izlesin” (Mt. 16, 24). Rab’bin emrettiği, yani onu izlemek isteyenin kendini inkar etmesi, sert ve ağır görülüyor. Fakat emrettiği şeyi yapmaya yardımcı olduğu için emrettiği şey sert ve ağır değildir.
Mezmurda söylenilen doğrudur: “Senin ağzının sözüne uydum, zor bir yol tuttum” (Mez. 16, 4); fakat O’nun söylediği de doğrudur: “Boyunduruğum kolay taşınır ve yüküm hafiftir” (Mt. 11, 30). Öğretide zor olanı sevgi hafifletir.

“Çarmıhını yüklenip beni izlesin” (Mt. 16, 24) ne demek? Rahatsız edici olan her şeyi kabul etsin ve beni izlesin. Nitekim davranışımda ve öğretilerimde beni izlemeye başladığında, ona karşı gelenler çok olacak, ona güçlükler yaratan çok olacak, vazgeçirmeye çalışanlar çok olacak ve bunlar, salt görünürde, Mesih’in izleyicileri olanlardan olacak. Körlere bağırmayı yasak edenler de İsa’yı izliyorlardı. Bunun için ister tehditleri, ister iltifatları ya da herhangi bir yasaklamayı, izlemek istiyorsan, çarmıha çevir: dayan, müsamaha göster, çökme.
Unutma ki bu aziz, iyi, barışmış, kurtarılmış, daha doğrusu kurtarılacak (artık umutta kurtarılmıştır): “Nitekim umutta kurtarıldık” (Rom. 8, 24) dünyada, Kilise olan ve tümden Mesih’i izleyen dünyada O, hiç ayırt etmeden, herkese “Ardımdan gelmek isteyen, kendini inkar etsin” (Mt. 16, 24) dedi.Bunu salt bakireler ve evli kadınlar, dullar, rahipler ve evli olanlar, rahip namzetleri ve ruhban olmayanlar değil, herkes duymalı fakat tüm Kilise, tüm beden, tüm uzuvlar, kendi görevlerine göre ayrılmış ve dağıtılmış olarak Mesih’i izlemeli.
Onu tek olan Kilise izlesin, güvercin izlesin, gelin izlesin, Güveyin kanı ile kurtarılmış ve zenginleştirilmiş olan izlesin. Bakirenin iffeti, dulların kendilerini tutmaları, karı koca arası iffet burada yerini buluyor.

Kiliseye dahil olan bu uzuvlar kendi yerleri, kendi durumları ve ölçülere göre Mesih’i izlesinler; kendilerini inkar etsinler yani kendilerini varsaymasınlar; çarmıhlarını yüklesinler yani Mesih aşkı için dünyada dünyanın onlara karşı yaratacağı her şeye göğüs gersinler. Tek hayal kırıklığına uğratmayanı, yanılmayanı, aldatmayanı sevsinler; O’nu sevsinler çünkü vaat ettikleri doğrudur. Ancak hemen vermediği için inanç sallanır. Fakat sen metanetli ol, sebat göster, sabırlı ol, gecikmeyi kabul et ve çarmıhı taşımış olacaksın.

AUGUSTİNUS (354-430)