Tanrı’nın huzurunda ve insanların huzurunda…
Övünç kaynağımız vicdanımızın tanıklığıdır. Bazı insanlar, pek düşünüp taşınmadan yargılarlar, eleştirirler, söylenirler, görmedikleri şeye kuşku ile bakarlar. Bundan öte herhangi bir kuşkuya neden olmayan bir konuya olan inancı sarsarlar. Bu kişilere karşı ne yapılabilir ki, vicdanımızın tanıklığından başka? Kardeşlerim, beğenilmek istediğimiz zaman bile, üne düşkün olmamalıyız ve ün peşinde koşmamalıyız.
Bizi izlemekle yoldan çıkmayacak olanların kurtuluşunu istemeliyiz. Bunu sağlamak için, bizim doğru yolda yürümemiz gerekir. Biz Mesih İsa’yı örnek edinirsek, onlar da bize öykünürler ve Mesih İsa’yı örnek edinmezsek, onlar ona öykünmelidirler. Çünkü koyunlarını güden O’dur ve koyunları güdenler arasında tektir. Çünkü hepsi O’ndadır. İnsanlar tarafından beğenilmek istediğimiz zaman çıkarımızı düşünmüyoruz. Bizim istediğimiz, sevincimizi insanlarda bulmaktır; yani onların iyi olanı sevmeleri bizi sevindirir. Bu da onların iyiliği içindir, yoksa bizim saygınlığımız için değil. Saygınlığı arayanlara karşı Havari şöyle demiştir: “İnsanlar tarafından beğenilmek isteseydim, kendimi Mesih İsa yoluna vermiş olmazdım.” Ve kuşkusuz onlar için O, şöyle demiştir: “Nasıl ki, ben herşeyde herkes tarafından beğeniliyorum, herkes tarafından herşeyde beğenilmeye gayret edin.” Her iki tümcede bu sözcükler çok açıktır, dingindir, tertemizdir ve karışık değildir. Sana gelince, otlayıp su içmek sana yetsin. Otlağı çiğneyip geçme, kaynağı bulandırma. Çünkü Havarilerin öğretmeni, Rab Mesih’in kendisini iyice dinlediniz. “Eylemleriniz insanların önünde parlasın. Böylece sizin yaptığınız iyilikleri görünce, göklerdeki Pederinize şükretsinler. Çünkü sizi yaratıp bugünkü duruma getiren O’dur. Çünkü biz, onun otlağının ulusuyuz, onun kılavuzluk ettiği inanlılarız”.
Demek oluyor ki, eğer iyi bir insansan, seni iyi yapana şükretmek lazım; kendini övmemen gerek. Çünkü kendi kendine kalsaydın, sen ancak kötü olabilirdin. Niçin gerçeği ters çevirip iyi bir şey yaptığın zaman kendini övmek istiyorsun; oysa kötü bir davranışın olunca Rabbe sitem ediyorsun? Çünkü şöyle diyen: “Eylemleriniz insanların önünde parlasın; aynı konuşmada şu sözleri eklemiştir: Adaleti insanların önünde yerine getirmeyiniz.” Havarinin iki öğünü sana nasıl farklı göründüyse, İncil’deki sözler için de aynı durum söz konusudur. Kalbini bozmazsan, bu sözlerde İncil’in dirliğini algılayacaksın ve sen de huzura kavuşacaksın.
O halde kardeşlerim, doğru bir yaşam sürmeye dikkat edelim. Bundan öte insanlara iyi davranalım; temiz bir vicdanımız olmasına dikkat edelim. Güçsüzlüğümüze dikkat edelim, elimizden geldiği kadar dayanaksızlığımızı kollayalım, daha zayıf olan kardeşimizde kötü bir şüphe uyandıracak davranışlardan kaçınmaya dikkat edelim. Temiz bir otu koparıp yerken ve temiz bir suyu içerken Tanrı’nın otlağını çiğneyip geçmemeye dikkat edelim. Çünkü daha güçsüz imanlılar çiğneyip geçilmiş bir otlakta otlayıp, bulanık sudan içmek zorunda kalabilirler.
AUGUSTİNUS (354-430)