ANONİMLER (II. -IV. yüzyıl)
Onunla birlikte yaşayabilmemiz için, bizler uğruna ölen Mesih’in aracılığı ile Tanrı bizi kurtuluşa hazırladı.
Kardeşlerim, gerçek Tanrı, yaşayanların ve ölülerin yargıcı İsa Mesih’e duyduğumuz inancı canlandıralım ve kurtuluşumuzun yüce öneminin bilincine varalım. Bu yüce değerleri değersiz hale getirirsek kötülük yapmış, bizi dinleyenleri ayıplamış oluruz ve bunu yapmakla çağrımızı, bizi çağıranı, hangi amaçla çağırdığını ve İsa Mesih’in bizler için ne denli acı çektiğini bilmediğimizi göstermiş oluruz.
O’na ne gibi bir karşılık verebiliriz ya da bize vermiş olduğu meyveye layık olan ne verebiliriz? Sayısız iyiliklerinden dolayı O’na borçlu değil miyiz yoksa? O bize yaşamı verdi, gerçek bir baba gibi bize oğul dedi, çökmekte olan bizi kurtardı. Aldıklarımızın karşılığında O’na neler verebiliriz, ne gibi övgülerde bulunabiliriz? Biz aklımızı kaçırmıştık, insanı şekillendirdiği taşlara, tahtalara, altın, gümüş ve bakıra tapıyorduk. Tüm yaşamımız bir ölümden başka bir şey değildi! Oysa etrafımızda karanlıklar varken ve görme yeteneğimizi tümden korurken yeniden gözlerimizle görebildik ve O’nun inayeti ile onları örten kalın peçeyi kaldırabildik. Aslında, bizde salt yanlışlıklar ve kalıntıları, O’ndan gelecek kurtuluştan başka bir kurtuluşun eksikliğini gördüğünde bize acıdı ve yüce merhameti ile kurtuluşu armağan etti. Biz varolmaz iken bizleri varoluşa çağırdı ve hiçten varolmaya başlamamızı istedi. Terennüm et, ey kısır, sen ki doğurmadın; yüksek sesle çağır, sen ki, doğurma acısını çekmedin, çünkü terkedilmiş kadının oğulları, kocalı kadının oğullarından çoktur (bk. Yşa. 54, 1).
Terennüm et, ey kısır kadın demekle eskiden çocuksuz iken sonradan bizi dünyaya getiren Kilise’nin mutluluğunu vurguluyor. Yüksek sesle çağır, sözleriyle bizlere, Tanrı’ya daima neşe içinde dualarımızın sesini yükseltmeyi öğütlüyor. Çünkü terkedilmiş kadının oğulları, kocalı kadının oğullarından çoktur deyimi ile de halkımızın Tanrı tarafından terkedilmiş ve yoksun kalmış gibi görünmesine karşın bugün, inanç sayesinde, Tanrı’ya tapar gibi görünenlerden daha kalabalık olduğumuzu anlatmak istiyor.
Kutsal Kitap’ın başka bir yerinde şöyle deniliyor: “Ben doğru kişileri değil, günahkarları çağırmaya geldim” (Mat. 9, 13). Yokolmak üzere olanları kurtarmak istediğini belirtmek için deniliyor bu. Önemli ve zor olan sağlam şekilde duranı değil de yıkılmak üzere olanı desteklemektir. Mesih yıkılmak üzere olanı kurtarmak istedi ve yokolmakta olan bizleri çağırmaya geldiğinde birçoklarını kurtardı.