ORİGENES (185-253)
Origenes 185 yılında, hıristiyan bir ailenin çocuğu olarak, Mısır’da, muhtemelen İskenderiye’de doğdu. İskenderiye Mısır’ın büyük metropolü, Roma imparatorluğunun, Roma’dan sonra, ikinci kentiydi. İskenderiye, kütüphanesi ve akademi ile saygın bir fikir merkeziydi. Fakat bu devirde mezalim devam etmektedir: Azize Feliçita ile azize Perpetua’nın şehit edilişleri bu döneme rastlar.
Origenes’in babası da 202 yılında şehit edilir. Origenes 17 yaşındadır ve babası ve altı küçük kardeşi ile birlikte yaşamaktadır. Ailenin bütün mallarına el konmuştur. Buna rağmen Origenes, zengin bir ailenin yardımları ile eğitimine devam eder. Origenes gramerci olur ve ailenin ihtiyaçlarını bir dereceye kadar karşılar.
İskenderiye episkoposu Demetrius, kendi diyosezinde kateşez öğretimini Origenes’e teslim eder. Origenes, bu Kilise görevini çok ciddiye alır: yoğun bir şekilde Kutsal Kitap’ı inceler, boş zamanlarını feda eder, şehitlere yardımcı olur, büyük bir yoksulluk içinde yaşar.
30 yaşına geldiğinde “didaskale” olarak atanır. Bilimsel incelemeler için bir okul kurar. Öğrencileri arasında müstakbel aziz, keramet sahibi, Gregorius da vardır. Bu aziz, sonradan Origenes’den sözederken, onun hakkında: “İkna edici bir sevimlilik ve güç karışımı” diye yazacaktır.
Origenes, Kutsal Kitap’ın ortada dolaşan çeşitli bütün metinlerini okuyabilmek için İbranice öğrenmeye başlar. Böylece kendini, dini ve bilimsel olarak Kutsal Kitap’ı yorumlamaya muktedir hisseder. Hıristiyan doktrini ile ilgili öğretimi ve konuşmaları sebebiyle Origenes’i her taraftan çağırmaktadırlar. Bu nedenle Arabistan’a, Filistin Kayseri’sine ve Antakya’ya gider. Bu dönemde Origenes birçok eser kaleme almaya başlar. Birçok sekreter, kopist ve kaligraf genç kızdan oluşan bir ekip ona yardımcı olur. Böyle bir çalışma ekibine sahip olabilmesi için Origenes’e mali açıdan aziz Ambrosius destek oluyordu. Origenes’in öğretiminin kalitesi nedeni ile Filistin Kayserisi, Kilise’nin fikir hayatının merkezi haline gelir. Origenes tarafından kurulan okul ünlü olur ve çok sayıda öğrenci bu okula akın eder. Kilise adamlarının kıskançlıkları nedeniyle İskenderiye’de istenmeyen Origenes, bunun aksine 3 yıl süreyle dersler vermek üzere Kapadokya Kayseri’sine davet edilir (235-238).
Origenes öyle bir başarı kazanacaktır ki, bazı sorumsuz yazarlar onu taklit ederek onun imzasını kullanacaklardır. 247 yılında, imparator Decius zamanında Hıristiyanlara karşı yeniden şiddetli bir mezalim başlar. Origenes hapse atılır ve işkence görür. 253-254 te Tir’de ölür.
Ölümünden sonra ve üç asır boyunca Origenes, haksız olarak, bir heretik sayılmıştır. Günümüzde artık hiç kimse bu dikkate değer insanı bir heretik olarak görmemektedir.
Eserleri: Origenes’in yazılı eseri pek çoktur. Aziz Hieronimus, onun 200 eserine işaret eder, Kayserili Eusebius ise 2000 eserinden sözeder. Günümüze kadar bu eserlerin ancak yirmide biri gelebilmiştir.
Origenes’in eserlerinin hemen tümü Kutsal Yazıların daha iyi bir şekilde tanınmasını hedeflemektedir. Gerçekten Origenes zamanla, hıristiyan halkın, Kutsal Kitap anlayışının aydınlatılmasına ihtiyaç olduğunu keşfetmişti. Bu halk bazen, Kutsal Kitap’ı safça ve lafzına göre anlıyordu, herşeyi kelimesi kelimesine kabul ediyordu.
Origenes, her Hıristiyanın Kutsal Kitap’ı sağlıklı bir şekilde okuyabilmesi için temel olan birkaç prensibi açıkça ortaya koyacaktır: 1) Kutsal Kitap tümüyle Kutsal Ruh’un esinidir; 2) Kutsal Kitap’ın, ilk anlamı altında saklı bulunan derin bir anlamı daha vardır (“lafız” ve “ruh”); 3) Kutsal Kitap’ta Allah bizimle günümüzde konuşmaktadır.
Origenes’in eserleri arasında şunları sayabiliriz: Kutsal Kitap’a ilişkin bir çok yorum: Aziz Matta, Aziz Yuhanna, Ezgiler Ezgisi, Romalılar’a Mektup v.s. hakkında yorumlar; 260 homeli (söyleşi); dostu olan Ambrosius’un isteği üzerine yazılmış, Dua Hakkında bir kitap; Mektuplar (Aziz, keramet sahibi, Gregorius’a).
Aşağıda sayılan nedenlerle, Origenes’in günümüzde de okunması gerekir: düşüncesinin mirasçılarının kimler olduğunu daha iyi görebilmek için, Ambrosius, Augustinus, Cassianus, Hieronimus, Arles’li Sezar, Büyük Gregorius, Bernardus; Kutsal Kitap’la Hıristiyan gizinin teolojik mütalaasına yardımcı olmak için, Allah Kelamı’na sevgi ve saygı beslemek için, Origenes, Kutsal Kitap’ı Allah Kelam’ının bir gizemi olarak görmektedir.
Origenes’in düşüncesi bütün patristik döneme hakimdir. Yazılarında sevginin ateşi yanmaktadır. Kafasının aydınlığı bugünün Kilise’sini de aydınlatmaktadır. Gerçekten, Origenes patroloji’nin en yüksek zirvelerini aşmaktadır!