DANİEL VE ARKADAŞLARI, ŞEHİTLER († 1227)
Çağdaş Bir Yazarın Bir “Passio”da Anlattığı Şehitliğin Anlatısı
10 Ekim, Aziz Şehitler Daniel Ve Arkadaşları Bayramı
Rab övgüsü ve inanç sahiplerinin kurtuluşu için yollarımızı yönetti.
Dindar, bilgili ve temkinli bir insan olan ve daha önce Calabria görevlisi olarak hizmet eden Rahip Daniele ile dindar ve inançla dolu diğer altı rahip ile birlikte Arapların kurtuluşunu tüm güçleri ile istediklerinden onları Tanrı’ya kazandırmak için kendilerini tehlikeye atmaktan çekinmediler.
Bu yüzden bir Cuma günü kendi ve başkalarının ruhlarının kurtuluşundan söz ettiler; ertesi gün Rahip Daniele kutsal günah çıkartmalarını dinledi ve hepsi bir arada dindarca Kutsal Ekmeği aldılar ve kendilerini tümü ile Rab’be teslim ettiler. Böylece ruhları yüreklendirmiş Rab’bin bu askerleri Pazar günü erkenden gizlice kente girdiler saçlarına küller saçarak ve hiç korku duymadan, Kutsal Ruh ile güçlendirilmiş, şurada burada meydanda dolaşıp Rab’bin adını ilan ettiler ve tek kurtuluşun onda olduğunu vurguladılar. Sözleri yüreklerinde ateş gibi yanıyordu ve tanrısal sevginin tatlılığına dayanamayarak kendilerinden geçiyorlardı.Araplar onlara saldırdılar, hakaret ederek ve döverek. Sonunda tutuklanıp Kralın karşısına çıkarıldılar. Kral onları bir tercüman aracılığı ile dinledi. Onları deli sayıp onlarla alay ettikten sonra demir zincirlerle bağlanılıp hapse atılmalarını emretti.Hapishaneden adı Ugo olan Cenevizlilerin rahibine, biri Küçük Rahipler tarikatından diğeri de Domeniken olup, yakın günlerde Arapların iç bölgelerinden dönen, iki rahib’e ve Septa’da oturan başka Hıristiyanlara çok duygulandırıcı bir mektup gönderdiler. Mektupta şöyle deniliyordu: “Tanrı ve Rab’bimiz, merhametlerin Babası ve her tesellinin Tanrısı, her güçlükte bizi teselli eden İsa Mesih’in Babası’na övgüler olsun. Peygamber İbrahim’in kurbanı için kurban olanı hazırladı. Tanrı’nın emri ile o nereye gideceğini bilmeden topraklarından çıkmıştı. Bununla hak kazandı ve kendisine Tanrı’nın dostu denildi. Böylece bilgili olan bilgili olabilmek için bilgisiz olsun çünkü bu dünyanın bilgisi Tanrı’nın karşısında cehalettir.
İsa’nın sözlerini hatırlayın: “Gidin ve İncil’i tüm yaratıklara vaaz edin” ve “Efendisinden daha büyük hizmetkar yoktur” ya da “Bana eziyet ettilerse, size de eziyet edecekler”. O adımlarımızı kendi yollarında yönetti övgüsü için, inanç sahiplerinin kurtuluş ve Hıristiyanların şerefi ile inançsızların yargılanması için. Havarinin dediği gibi: “Biz Mesih’in güzel kokusuyuz, kimileri için yaşamdaki yaşam kokusu, kimileri için ölüm için ölüm kokusu”. Nitekim ben gelmiş olmasaydım – der Mesih – ve onlarla konuşmamış olsaydım hiçbir günahları olmayacaktı; fakat şimdi günahları için hiçbir özürleri yoktur. Bundan dolayı Mesih’in adı kralların huzurunda ilan edildi, aracılığımızla kurtuluşu sadece onda olduğu tebliğ edildi ve biz bunu uygun kanıtlarla bilgelerinin önünde gösterdik. Bu yüzden yüzyılların Kralına, bozulmayan, görünmeyen ve tek Tanrı’ya yüzyılların yüzyıllarında şeref ve şan olsun. Amin.
Pazar sabahı, tanrısal tören yapıldığında, altı rahip hapishaneden alınıp kralın huzuruna götürüldü. Yasaya karşı söylediklerini geri almak isteyip istemedikleri sorulduğunda hayır dediler ve sadece vaftiz ve uğruna ölmeğe hazır oldukları Rab Mesih’e iman ile kurtulabileceklerini eklediler.
O zaman Mesih’in kahraman askerlerin giysileri çıkartıldı, elleri omuzlarının arkasına bağlanıldı ve bir şölene katılır gibi neşe ile ölümü karşılamaya gittiler. İdam yerine vardıklarında kelleleri uçuruldu ve böylece kanla boyanmış ruhları Rab’be doğru uçtular.