FRANCİSKUS ANTONİUS FASANİ († 1742)

Franciskus Antonius Fasani’nin “Derin Düşünceler”inden
27 Kasım, Aziz Franciskus Antonius Fasani Bayramı

Meryem’de doğa ve inayet şahane bir uyumda oldular.

Lekesiz Bakire’de bize çok parlak bir azizlik örneği verilmektedir. Gebeliğinin ilk anından itibaren dünyaya hudutsuz bir kusursuzluk ve erdem deryası gibi göründü. Tüm yaratıklar arasında ilk doğan olarak her zaman lekesiz ve kusursuz oldu: düşünceleri, sevgileri, arzuları ve eylemleri daima şahane erdemlerle, donatıldı. Bunlardan etrafa çiçeklerinkine benzer hafif bir koku yayılırdı ve hiçbir imansız esinti güzelliğini bozmuyordu. Yaşamı boyunca çok düzenli bir kişi oldu, onda doğa ve inayet her zaman şahane bir uyum içinde oldular. Ruh ve beden, üst ve alt güçler başlangıçtaki adalet ile kusursuz bir ahenk kuruyorlardı. Sen ise, yaşamında, çok suçlarla lekelendin. Tanrısal yasayı uygulamakta çokça umursamazlık gösterdin, çokça öğretilere karşı geldin, çokça görevleri önemsemedin. Bak, içinde cereyan eden çetin mücadeleyi gör, duyular mantığa ve beden ruha isyan ediyorlar. Kaç kez inayetin değerli armağanını verimsiz kıldın. Öteden beri Rab sana kurtuluşuna yönelik yakıcı arzusunu tekrarlıyor, sen ise isteklerine karşı geliyorsun, esinlerini geri çeviriyorsun, inayetine direniyorsun. Ve ara sıra çağrılara yanaşıyorsan da, Takdirinin yüce amaçlarına uygun düşmüyorsun.

Tüm bunlar hitabet ruhunun eksikliğinden kaynaklanıyor. Kilise adamları da Tanrı’yı inceliyor. Tanrıyı vaaz ediyorlar, Tanrı’yı tartışıyorlar; İncil’lerde, Kutsal Kitap’ta Tanrı okunuyor; buna rağmen ruh çorak kalıyor, imansız; tüm besiler beyin içindir, irade için hiçbir şey yoktur.
Düşün ki senin Rabbe bağlı olman esastır, mutlaktır, süreklidir. O vakit neden tanrısal iyiliği övmek, kutsamak ve yüceltmek için bakışını gökyüzüne çevirmiyorsun? Her şeyi Tanrı’ya yöneltirsen aziz olursun. Haydi, niyetlerini düzelt, iyilik yap, iyiliği sev Tanrı için, sadece Tanrı için. Çok kusursuz ve Lekesiz Bakire Meryem’i taklit etmek için gayret göster ve her zaman “daha büyük karizmaları arzula”.
Meleklerin dilini konuşsaydın, Tanrı’nın aklındaki gizleri bilseydin, her işaretinle ölüler dirilseydi bütün bunlar sana bir derecelik azizlik inayetinden başka değer getirmez. Başlıca erdemler oldukça değerli fakat teolojik erdemler daha da değerli. İnanç değerlidir, ümit değerlidir fakat sevgi onlardan daha büyüktür çünkü Kutsal Ruh’un yeteneklerini içeriyor.