7. LATİN DİLİNDE HRİSTİYAN EDEBİYATININ BAŞLANGICI
Rabbin dua etmiş olması zorunluluğumuzdur.
Kilise’de yapılan evliliğin getirdiği mutluluğu nasıl tanımlayabiliriz?
Tanrı’nın isteğini yapan sonsuza dek kalır.
Yaşayan Tanrı’yı terketmek ve kendini dünyasal şeylerin tozlarına atmak ölüme götürür.
Yeryüzünde Kilise, aynı anda ağlar ve neşelenir.
Eğer onunla birlikte acı çekersek, onunla birlikte hükmederiz.
Her şeyi zarar gibi görüyor ve Mesih’i kazanabilmek açısından çöp gibi sayıyorum.
Ölümden çok ölümsüzlüğün yararını düşünmek.
Şehidin kişiliğinde Mesih’in kendisi adını koruyanları ve savaşanları cesaretlendirdi.
Tek bir kalbe, tek bir ruha sahip olalım.
Tanrı’ya Mesih’in sözleri ile dua etmek, dostça bir dua şeklidir.
Dua öyle bir şekilde okunsun ki, alçakgönüllülüğü ve ihtiyatlılığı içerebilsin.
Duamız herkese açık ve evrenseldir.
Adın kutsansın diyerek dua etmek, Tanrı’yı tanımayı istemek demektir.
Günahkar olduğumuzu ve affedilmeyi gereksindiğimizi bilinçli olarak bilmemiz gerekli, temkinli ve sağlıklıdır.
Af barışın, her barışın ister kişisel ister milletler arası, kaçınılmaz öncüsüdür.
Mesih kanı ile bizi kurtarmakla yetinmedi, borcumuzu da bizler için ödemek istedi.
Bakirelerin sayısı ne kadar büyükse Kilise Ana’nın mutluluğu o kadar büyüktür.